Pages

Ads 468x60px

19 Eylül 2013 Perşembe

Ruh Parçaları #118

Ruh Parçası #118    
       Yasaklar çoktan başlamış, akrep güne doğru koşar adım ilerliyorken beyaz bir kağıda sarılı alkol damarlarımızdan notalara doğru akıyor. Birbirinin cümlelerinden zevk alan iki delinin karşılıklı ölüme gün saydığı seanslardan birindeyiz yine. Tüm kişilerin  hayal ürünü olduğu bir yaşamın fragmanı da sayılabilir bu yazılacaklar, dikkatli olunuz: lütfen.
- Tüm günahların aklımın köşesinde biriktiğini ve huzursuz gecelerde yastığıma döküldüğünü hissediyorum Atlas. 
- Senin günahların başka inançlara göre ceza sayılır. Bana soracak olursan, kendi içinde kurduğun mahkemelerdeki tüm davalardan aklanırsın. Herkesin ölmek, öldürmek ve gitmek için sebebi vardır; seninki kendini aramak için acelen oluşuydu  ve tüm yaralarına rağmen  sen yaşamayı seçtin. Düşünme, rahat ol ya! Nerden aklına geldi bu vakitte doktor?
-  Derin kuyulardan avuçlarımla çıkardığım umutlara rağmen soracağın soru bu mu? 
- Merak ediyorum  doktor. Sen acı çekiyor gibisin ve ben seni anlamıyorum. Neden bu kadar acı doktor?
- Şu kafayla beni güldürme Atlas. Eğer canımsan, kanımda bir mikropsan, deliliğimsen ve sende beni anlamıyorsan bırak beni zamana.  Hayattaki tek acı ölümdür evlat. Ondan ötesi o insanların korkularından kaçmak için uydurduğu içi boş kavanozlardan başka bir şey değil. Hiç ölümün kenarından geçmemiş, hayatta değer verdiği bir ruhun yokluğunun soğukluğunu  hissetmemiş tüm insanlar için acı büyüdükçe büyüyor ve bizim gibi mühendislerin kelimelerine sarılmadan yaşayamıyorlar evlat. Duyguların esiri olmayacaksın asla, her şeyin bir zamanı vardır, vakit tükendiğinde gitmesini bileceksin....
-Eyvallah....

 Şaban Sarı



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...