Pages

Ads 468x60px

19 Temmuz 2013 Cuma

Ruh Parçaları #100

Ruh Parçası #100 *
      İki bardak çay bir masayı paylaşıyor. Suskunlar. Karşılıklı öyle bir susma ki sanki az önce tüm sırları ifşa olmuş. Utanç sessizliği. İki insan bu kıyamet sessizliğinde  ne düşünür? Gözlerini mi, saçlarını mı, dudaklarını mı karşıdakinin? yoksa gülüşünü mü, kokusunu mu? Ya da tüm düşüncesi hayallerden, düş kırıklıklarından mı ibarettir. Bilinmez. Ağızları açmaya en keskin sevdalar bile yetmiyor artık.  Zaman durup bekler sanıyorlar. Uçup giden çayın sıcaklığı bile farkında kaçırılan geleceklerin ama karşılıklı susmaktan başka bir şeyden anlamıyor insanlar. Birbirini seven iki göz iki inatçı dudağın arasına sıkışır kalır. Sevda filizlenemez çorak tenlerin kuraklığında. Aradaki bu ittifakı ilk hangi taraf bozmalı sorusu dolaştıkça dolaşıyor masanın etrafında. Alınan sıcak bir yudumun ardından sarf edilecek ilk cümle, tüm kaderin kördüğümlerini çözmeye yetecek ama... Amaların a sı uzun,  iki bardağın arasındaki hasret kadar uzun hemde...  Masada iki bardak, öylece soğuyorlar.Sessizce. İnsanlar sanırım birbirlerini artık susarak anlamak istiyorlar, sanki daha önce konuşarak anlaşabilmişler gibi...

-Neden sevmiyorsun beni?
-Sevmem için bir sebep yok.

      Sessizliği bozan bu soğuk rüzgar, ardında yalnızlığı bıraktı. Masada yarım kalmış bir bardak, tıpkı yarım kalmış hikayeler gibi; masada teninde taze bir dudak izi kalan bitik bir bardak, tıpkı nokta konmuş hikayeler gibi; boynu bükük kalmış herkes... Masada iki bardak, masada bir kadın; öylece duruyorlar.

Şaban Sarı

* Bugün doğan tüm geleceklere ithafen.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...